Bahar Lisesi

Güzel bir şehirdeydi Bahar Lisesi. Herkesin şehri güzel değil midir kendine, kendince? Eğer memnun değilse bile insan yaşadığı, doğup büyüdüğü kentten, yine de gönlünde ışıkları bir görünüp bir kaybolan bir şehir bulunur; özlediği, hasretini çektiği. Ama güzeldi Bahar Lisesi'nin bulunduğu şehir...

Okulun öğrencileri bahara sevdalı, müfredatı ise adeta sarı- yeşil yapraklarıydı ağaçların. Bahçesinde bir nefes almanız yeterliydi çeşit çeşit meyvelerin kokusunu duymak ve eli kulağında olan yağmuru yüzünüzde hissedebilmek için...

İşte yine böyle baharı çağıran bir günde sordular ona "Evlat hangi okula gidiyorsun, kaçıncı sınıftasın" diye. Önce duraksadı ama gururla söyledi bir çırpıda, "Bahar, Bahar Lisesi'ne gidiyorum ben." Neden sonra geldi aklına kaça gittiğini söylemediği. Yüzüne baktı soru sahibinin ve "Ne fark eder" der gibi bir bakışla süzdü yaşlı, bezgin simayı. Okuyordu işte o lisede, 1,2,3 ya da 4. sınıf ne fark ederdi...