PKK hakkını kaybetti!


Çözüm süreci adı altında yürütülen ve hükümet ile PKK arasında çeşitli düzeylerde devam eden görüşmeler PKK'ya silah bırakma çağrısının yapılmasıyla yeni bir boyut kazandı. 

30 yıl gibi bir süredir kimi zaman artan kimi zaman da azalan ve kimi çevrelerce 'düşük yoğunluklu savaş' olarak adlandırılan bu silahlı mücadele belli bir kazanım elde etme aşamasına geldi. Ancak PKK, temsil ettiği bu silahlı mücadeleye sebep olarak Türkiye'deki Kürt halkına uygulanan baskı ve işkenceleri gösterirken kendisi de yıllarca aynı yollara başvurdu. Bir silahlı örgüt olarak yalnız muhatabı saymayı tercih edebileceği silahlı kuvvetlere yani orduya saldırmanın yanı sıra savunmasız sivilleri de birçok kez hedef aldı.

Bu durum PKK'nın ortaya çıkış amacıyla çelişen bir durumu da ortaya çıkardı. PKK'nın temsil ettiğini savunduğu Kürt halkı, PKK'dan önce de zulüm gören bir tarafken PKK'dan sonra bu kez zulüm uygulayan taraf konumuna geldi. Bu durum da tabir yerindeyse 1-0 geride olanların bu kez durumu 1-1'e getirmesine benzetilebilir. Yani burada yapılan pazarlıkta PKK'nın elini güçlendiren, bu kesimi haklı gösterecek bir durum kalmamış oldu.

Şimdi çözüm sürecinin konuşulduğu şu günlerde artık Kürt halkı kadar Türk halkı da zulüm görmüş bir konumdadır. PKK'nın temsil ettiğini iddia ettiği kesim yıllardır kendilerine uygulanılan baskı ve şiddeti sebep göstererek belli anlaşmalara yanaşmadığını gibi artık aynı hakka Türk halkı da sahiptir. Eğer devlet bir bütün olarak görülecek ve eli kanlı olarak tanımlanacaksa karşı tarafın da eli bir o kadar kanlıdır. Şartlar eşit olduğuna göre ne konuşulacaksa eşit şartlar konuşulmalıdır.


Yorumlar