Bahar düşündürür ve hatırlatır


Şimdi elektrikler sık gider oldu ya... O, o zamanlar hep elektrikler gitsin istiyordu. Çünkü karanlık olunca onu daha çok düşünüyordu. Okulunun bahçesi ne kadar büyükse, evinin odası da o kadar büyüktü ona. İçinde dağlar, vadiler, ovalar vardı. Bir köşesine siner ona yazardı.

Gündüz oldu mu zaten kendi kendini aydınlatırdı. Bahar Lisesi bir kurtarılmış alandı. Hem sabahları gitmek istemez ama dersler bitince de dönmek istemez yine ağaçların gölgesine sığınırdı. O zaman da hayat tekdüzeydi. Sabah kalk, okula git, dersten çık eve gel, yemek ye, uyu. Ama derinlik ondaydı, onlardaydı. 

Hani hatırlasana cam kenarında otururdu. Bahar esintisi sınıfa girdiğinde önce onun saçlarına dokunurdu. Sonra sırasıyla tüm sıralara otururdu. İşte o camdan okulun arka bahçesindeki duvarlarda silinmeye yüz tutmuş birkaç isim değil adeta dünyalar okunurdu. 

Şimdi kim diyebilir elektrik kesintisi evleri, şehirleri karartır diye. Şimdi kim diyebilir okul dediğin dört duvardan ibarettir diye. Öyle değil işte...


Yorumlar