Kırsal ABD Siyaseti (kABDs)

 


ABD, son yıllarda eskisi kadar güçlü sayılan bir ülke olmasa da dünyadaki ‘güç’ boşluğunda, farklı coğrafyalarda yine de at koşturmaya devam ediyor.

 

Gerek nüfus (333.649.281/2021 sayımı) ve gerekse de yüzölçümü (9.525.067 km2)* olarak dünyanın önce gelen ülkelerinden birisi olan ABD’de siyasi olarak da kimi zaman farklı sesler çıkabiliyor. Geleneksel olarak Demokrat ve Cumhuriyetçi isimleri altında partileşmiş iki siyasi yapının yer aldığı ülkede diğer siyasi oluşumların ise pek görünürlüğü yok.

 

Bu iki siyasi parti arasında değişen yönetimlerde devamlılık esası kapsamında ülke politikalarında genel bir değişim pek söz konusu olmuyor.

 

Son olarak Jeo Biden’dan önceki Demokrat Başkan Barack Obama döneminde Küba ile ilişki kurulması ve İran ile nükleer anlaşma gibi bazı ileri sayılabilecek adımlar atılırken, son Cumhuriyetçi Başkan Donald Trump döneminde ise bir devam politikası olduğu söylenebilecek Afganistan’dan çekilme gibi tarihi olaylar da yaşanmadı değil.

 

Ancak genele bakıldığında birbirinden çok da ayrı olmayan bu iki siyasi merkezden Cumhuriyetçi kanatta son dönemde farklı bir yönde ilerleyen gelişmeler yaşanıyor.

 

Bir iş adamı olan medyatik figür Donald Trump’ın 2016 yılında başkan seçilmesiyle başlayan süreçte alışıla geldik bir başkan imajından farklı bir izlenim çizen Trump, küreselleşme karşıtı ve belli konularda daha içe kapanık bir politika uyguladı.

 

Buradan Cumhuriyetçi Parti seçmeninin bakış açısına dönecek olursak da karşımıza farklı bir siyasi alan çıkıyor olabilir.

 

KIRSAL ABD SİYASETİ (kABDs)

 

Cumhuriyetçi partinin yüksek oy aldığı eyaletlere bakıldığında buraların daha çok güney doğu eyaletleri ile ülkenin iç kesimlerinde kalan kırsal bölgeler olduğu görülüyor.

 

Cumhuriyetçi aday Donald Trump'ın başkan seçildiği 2016 yılı ABD seçim haritası


Güney doğu eyaletlerinin ABD iç savaşındaki Konfederasyon geçmişini bir kenara koyacak olursak, kırsal kesimde yaşayan bir ABD seçmeninin gündelik hayatı ve dünyaya bakış açısıyla örneğin Manhattan’da yaşayan bir ABD’li seçmenin gündelik hayatı ve dünyaya bakış doğal olarak büyük farklılıklar içermektedir.





Oturduğunuz evin konumu ve dolayısıyla manzarasına göre değişen trafik lambası, yol aydınlatmaları ya da binaların camlarından sızan beyaz-sarı ışıkların düşündürdükleriyle; kırsalda manzaraya dahil olan ay, yıldızlar ve belki de Samanyolu görsellerinin akla getirdikleri aynı olmasa gerek.


Şehir hayatının rutinliğinden azade bir şekilde ve ‘merkezden’ kopuk bir hayat süren kırsaldaki ABD vatandaşı, burada kendine özgü farklı fikirler üretmeye belki de daha meyyaldir. Ama bu fikirler şehirde türeyen fikirler gibi ayağı çok da yere basan bir düşünce olmama ihtimalini de büyük oranda barındırabilir.


FARKLI 'DİLLER'

 

Bunu örneklendirmek için de 2021 yılı Ocak ayında yaşanan ABD Kongre Binası baskına bakabiliriz. Trump destekçileri tarafından seçimi kaybetmeleri sonrasında Biden’ın seçimi kazandığını gösteren oy oranlarının onaylanması süreci** öncesinde yapılan baskında, binanın güvenliğini sağlayan görevlilerle karşı karşıya gelen kişilerin hal ve kıyafetleri çok da bildik değildi. Aşağıdaki fotoğrafa baktığımızda sanki iki taraf aynı ülkede yaşamıyor ve hatta aynı dili konuşmuyorlarmış gibi gözüküyor. Aslında belki de mecazi anlamda gerçekten de ‘aynı dili’ konuşmuyorlardır.


 Kongre baskınından bir kare


Kapitalist sistemin çarklarından belki biraz daha uzak ve bu çarkın oluşturduğu kaygılardan az da olsa sıyrıldığında kendine kalan vakitte farklı bir siyasi uç yakalamış insanlar, siyasi alternatifsizliğin olduğu bir ABD’de Trump’ın yeniden dizayn etmekte olduğu Cumhuriyetçi Parti’ye kanalize olmuş olamazlar mı?


BİR ÖĞRENCİ ODASI YA DA BİR KASABA VERANDASI

 

Tekrar Kongre baskına dönmek ve buradaki fotoğraflardan bir çıkarım yapmak gerekirse, -Baskın sırasında ve sonrasında yaşanan suç unsurları bir tarafa- antiküreselci, daha içe kapanık bir bakış açısıyla kırsalda yaşayan ABD’li, bir lise öğrencisinin okuldan döndüğünde akşamları kendi küçük odasına çekilerek hayaller kurması hatta belki zihninde ülkeler kurup yıkması misali, kendi küçük kasabasında işlerini bitirip de akşam verandasına çıktığın bu tarz hayaller kuruyor olabilir.

 

Bir dönem ABD’nin devlet olarak uyguladığı ve son dönemde adeta ‘dünyanın kötü jandarması’ gibi davranmasına alıştığımız için şuan şaşırtıcı da gelebilen ve daha çok Avrupa’nın işlerine karışmama yönündeki politika, (Yalnızlık Politikası)*** belki de şimdilerde bu ‘Kırsal ABD Siyaseti’ (kABDs) ile farklı bir biçimde uygulanmak isteniyordur.


https://tr.wikipedia.org/wiki/Amerika_Birle%C5%9Fik_Devletleri

** https://tr.wikipedia.org/wiki/2021_Amerika_Birle%C5%9Fik_Devletleri_Kongre_Binas%C4%B1_bask%C4%B1n%C4%B1

*** https://www.tuicakademi.org/yalnizlik-politikasi/




 

Yorumlar